Adım Adım E-ticarete Giriş! Hangi Sırayla Ne Yapmalısınız?
E-ticarete girmek istiyorsanız, her şeyden önce ne satacağınıza karar vermeniz gerekiyor. Ürün olmadan ticaret olmaz! E-ticarette, aklınıza gelen hemen her şeyi (yasal olması kaydıyla) satabilirsiniz. Ne satacağınızı belirledikten sonra da bunu size tedarik edebilecek bir üretici veya toptancıyla bağlantıya geçmeniz gerekiyor.
Ne satacağınızı bulduktan ve ürün için bir tedarikçi ile anlaştıktan sonra, e-ticarete başlamak için sırasıyla uygulamanız gereken adımlar var. Bunlar:
1- Şirket kurmak
E-ticaret yapacaksanız, bunu yasal olarak da kayıt altına almanız gerekiyor. Bu da önce bir şirket kurmanız gerektiği anlamına geliyor. Hangi tipte bir şirket kuracağınız ise sahip olduğunuz olanaklara ve kaynaklara göre değişebilir.
Eğer ortaklarınız varsa ve hep birlikte daha büyük çaplı bir işe atılacaksanız, sermaye miktarına ve kuracağınız işin büyüklüğüne göre bir LTD veya A.Ş. kurabilirsiniz.
Veya kendi başınıza, çok da büyük olmayan bir sermaye ve hedefle daha ziyade pazarı ve/veya ürününüzü test etmek için e-ticaret yapmayı düşünüyorsanız, bir şahıs şirketi kurmak sizin için hem daha az maliyetli hem de daha kolay olacaktır.
2- Ön muhasebe ve e-fatura entegrasyonu
2020 yılı itibariyle e-ticaret yapan tüm esnafların e fatura kesme zorunluluğu bulunuyor. Yani isteseniz de istemeseniz de e-fatura kesmek zorundasınız. Eğer ufak miktarlarda satış hedefiniz varsa bunu kendiniz de yapabilirsiniz tabii ki ama eğer yüksek sayıda satış yapmayı planlıyorsanız, her alışveriş için e-fatura oluşturmak, kesmek ve göndermek size ciddi bir iş yükü yükleyecektir.
E-faturanın yanı sıra bir de fatura, cari hesap ve gelir gider takibi yapabilmeniz gerekiyor. Bu yüzden, hem kolayca e-fatura kesebilmek hem de kendi ön muhasebenizi kendi başınıza rahatlıkla tutabilmek için mutla bir ön muhasebe uygulaması kullanmanızı tavsiye ediyoruz.
3- Pazaryerlerinde mi, yoksa kendi e-ticaret sitenizde mi satacaksınız?
E-ticarete başlarken almanız gereken belki de en önemli karar, hangi platformda satış yapacağınız olacak! Bunun için iki seçeneğiniz var: Ya GittiGidiyor, Hepsiburada, n11 vb. bir online pazaryerinde ya da kendinize özel kuracağınız/yaptıracağınız bir e-ticaret sitesinde satış yapmak.
Her iki platformun da bir diğerine kıyasla avantajları ve dezavantajları var. Bunları iyice değerlendirip seçiminizi ondan sonra yapmalısınız.
Her iki e-ticaret platformunun da artı ve eksilerine kısaca bir bakalım.
Pazaryerlerinin artı ve eksileri:
+Hazır trafik: E-ticarete yeni başlayacak olanlar için en büyük sorun, müşteri trafiği yaratabilmektir. Hali hazırda çok yüksek miktarda ziyaretçi trafiği aldıkları için pazaryerlerinde potansiyel müşterilerin markanızı ve ürünlerinizi bulabilme olasılığı, kendi kuracağınız bir e-ticaret sitesine kıyasla çok daha fazla.
+Ücretsiz mağaza açabilme: Pazaryerlerinin çok büyük bir kısmında (Hepsiburada,Gittigidiyor,Trendyol Amazon Türkiye, ePTTAvm vb.), ücretsiz mağaza açıp ürün listeleyebiliyorsunuz.
+Hazır kargo anlaşmaları: Tüm pazaryerleri kargo firmalarıyla anlaşmalı olduğundan, sizin bir kargo firmasıyla anlaşma yapmanıza gerek kalmıyor.
-Komisyon ücretleri: Pazaryerlerinde satış yapmanın en büyük dezavantajı, her satış başına sizden belli miktarlarda komisyon kesmeleri. Geçen yıllarda %5–10 bandında seyreden bu komisyonlar, 2019 ve 2020'de oldukça yükseldi. Özellikle bazı pazaryerlerinde ve bazı kategorilerde %30'a ulaşan komisyon oranları mevcut.
-Yüksek rekabet: Pazaryerlerinin trafiği yalnızca sizin için cezbedici değil tabii ki. E-ticaret yapan hemen hemen tüm KOBİ’ler pazaryerlerinde de satış yaptığından, tüm ürün kategorilerinde rekabet son derece yüksek. Bu şu anlama geliyor; sattığınız ürünün aynısı veya muadilini satan yüzlerce daha satıcı var. Bunu mutlaka dikkate almalısınız.
Özel e-ticaret sitelerinin artı ve eksileri:
+Komisyonsuz satış: Kendi e-ticaret sitenize sahip olmanın en büyük avantajı, satışların tüm gelirinin cebinize kalacak olması!
+Özelleştirilmiş tasarım ve müşteri deneyimi: Eğer bir marka kimliği yaratmak istiyorsanız veya kafanızda farklı bir web sitesi tasarımı yapmak varsa bunu pazaryerlerinde yapamazsınız. Özellikle niş bir ürün satmayı planlıyorsanız, kişiselleştirilmiş ve yüksek bir müşteri deneyimi yaratabilmek için kendinize özel bir e-ticaret sitenizin olması çok avantajlı olacaktır.
+Yalnızca size ait olması: Pazaryerlerinin aksine, kendi e-ticaret siteniz yalnızca size ait olduğundan bu platformda görünürlük için kimseyle rekabet etmezsiniz. Eğer hali hazırda güçlü bir pazarlama stratejiniz varsa ve sitenize trafik çekebileceğinizi düşünüyorsanız, gönül rahatlığıyla kendi e-ticaret sitenizi kurarak e-ticarete başlayabilirsiniz.
-Pahalı kurulum: Kendi e-ticaret sitenizi kurmak istiyorsanız, ciddi bir sermayeyi gözden çıkarmalısınız. Tabii ki WordPress üzerinden de ücretsiz bir e-ticaret temasıyla kendinize bir e-ticaret sitesi kurabilirsiniz. Bu size çok daha ucuza gelecektir, ama ücretsiz bir WordPress teması ile kurduğunuz siteyi özel bir e-ticaret altyapısı gibi kişiselleştirme şansınız bulunmuyor, bunu da dikkate almayı unutmayın!
-Hazır trafiğinin olmaması: Kendi e-ticaret sitenizle e-ticarete başlamanın en büyük dezavantajı, müşteri trafiğini yoktan var etmek zorunda olmanız. Kendi e-ticaret sitenizi kurduktan sonra buraya müşteri çekip satış yapabilmeniz için ciddi miktarda bir pazarlama bütçesine ve akıllıca hazırlanmış bir pazarlama stratejisine ihtiyacınız var.
4- Stok entegrasyonu
Özellikle fazla miktarda ürün satacaksanız, hem ürünlerinizi kolayca toplu olarak e-ticaret sitenize veya pazaryerlerine yükleyebilmeniz hem de stokunuzu verimli şekilde yönetebilmeniz için bir stok entegrasyonu programı kullanmanız gerekiyor.
Düşük miktarda ürünle başlasanız bile, işiniz büyüdükçe stok entegrasyonuna kesinlikle ihtiyacınız olacak. Stok entegrasyonu programları temelde size; XML ile toplu ürün yükleme ve tedarikçinizle entegre olma, her satış sonrası otomatik stok güncelleme ve satılan ürünü adet olarak stoktan düşme veya ürün bitmişse tamamen satışa kapama gibi çok ihtiyacınız olan özellikler sunuyor.
5- Dijital pazarlama
Yazının önceki bölümlerinde de değindiğimiz gibi, e-ticarette en önemli konu müşteri bulabilmek. Pazaryerlerinde satış yapacak da kendi e-ticaret sitenizi kuracak da olsanız, hazır trafik var yok demeden elinizin altında olan dijital pazarlama imkanlarını kullanarak daha çok potansiyel müşteriye erişmeli ve satışlarınızı artırmaya çalışmalısınız.
Google ve Facebook reklamları ile hedef kitlenize ulaşabilir, marka bilinirliğinizi artırabilir ve e-ticaret sitenize/pazaryeri mağazalarınıza trafik çekerek satışlarınızı artırabilir ve müşteri kazanabilir, e-posta pazarlaması ile mevcut müşterilerinize özel kampanyalar, indirimler ve fırsatlar sunarak müşteri sadakatini artırabilir ve markanızı büyütebilirsiniz.
E-ticaret yapmak için tamamlamanız gereken bu 5 aşamalık süreç içerisinde dikkat etmeniz gereken bazı noktalar var. Bunlar:
· Eğer kendi e-ticaret sitenizi kuracaksanız, siteyi satışa açmadan önce tüm e-ticaret altyapısının eksiksiz ve sorunsuz çalıştığını defalarca test ederek teyit etmelisiniz. Yapabileceğiniz en büyük hata, tamamlanmamış veya optimize şekilde çalışmayan bir e-ticaret sitesi ile satış yapmaya çalışmak olur. Bu, hem satış hem de uzun vadede müşteri kaçırmanıza neden olur. E-ticarette, tüketicilerin birinci önceliği güvenlik ve kimse çalışmayan, yarım yamalak çalışan bir siteden alışveriş yapmak istemez.
· Hangi platformda satış yaparsanız yapın, ürün sayfalarının kalitesi çok önemli. Kaliteden kastımız, illa görsel tasarım değil. Ürün sayfalarında, ürünün her açıdan çekilmiş, kutulu kutusuz, iç dış bol bol fotoğrafının olması çok önemli. Aynı şekilde ürün açıklamaları da açıklayıcı ve net olmalı. Örneğin bir cüzdan satıyorsanız cüzdanın kaç kart bölmesi olduğunu, kaç kağıt banknot alabileceğini, bozuk para gözü olup olmadığını vb. detaylara ürün sayfasında mutlaka yer vermelisiniz. Yine aynı şekilde ürünün kargo seçenekleri, renk varyantları, boyutları, ağırlığı, hangi maddeden yapıldığı gibi bilgilerin de mutlaka ürün sayfalarında bulunması gerekiyor. Unutmayın, müşteriler bu bilgilere bakıp ürünün kendileri için uygun olup olmadığına karar veriyor.
· Ürün fotoğrafları konusu, birçok satıcı tarafından olmaması gereken biçimde hafife alınıyor. E-ticarette ürün sayfalarında, ürünün her açıdan, kaliteli ve bilgilendirici özelliklerini fotoğraflayan görsellerinin olması, hem müşteriyi ürünü almaya ikna edebilmek hem de güven verebilmek için mutlaka gerekli. Bahsettiğimiz biçimde ürün fotoğrafları çekebilmek hiç de sanıldığı kadar kolay bir iş değil. Eğer mevcutsa ürün fotoğraflarını mutlaka tedarikçinizden almaya çalışın.
· Eğer kendi e-ticaret sitenizi kuracaksanız, bir e-ticaret altyapısının yanı sıra sanal POS entegrasyonuna da ihtiyacınız var. Çünkü, bildiğiniz üzere internetten alışveriş yapabilmenin en güvenilir ve müşteriler tarafından en çok tercih edilen yolu kredi kartı ile online güvenli ödeme. Bu sistemi e-ticaret sitenizde uygulayabilmeniz için İyzico,Garanti POS veya benzer başka bir sanal POS altyapısını e-ticaret altyapınızla entegre etmeniz gerekiyor.
· Eğer kendi e-ticaret sitenizi kuracaksanız, kargo firmalarıyla anlaşma da yapmanız gerekiyor. Bu çok önemli. Eğer kargo anlaşması yapmazsanız, ürünlerinizi standart kargo ücretleriyle göndermek zorunda kalırsınız ki bu, tek başına bile inanılmaz miktarlarda zarar etmenize sebep olabilir.